Yılmaz Sunucu Köşe Yazıları

yilmaz sunucu
30.03.2015

KIRK KATIR MI KIRK SATIR MI?

Yaşamda bize yol göstericiler bazen önümüze seçenekler sunarlar. Bu seçenekler toplumun ötelerinden gelen yaşam biçimini de yansıtır. Suç işleyen bir çocuğa veya masallardaki kişiye sorarlar;

"Kırk Katır mı, Kırk satır mı?"diye.

Kişi önüne konan ikilemden birini seçmek zorundadır. Kırk katır derse, kırk katırın semerlerinin terkisine bağlanan uzun urganların diğer uçları birleştirilir. Seçimini yapan kişinin iki eli urganların birleştirilen bu ucuna bağlanır.Katırlar taşlık bir tepeye doğru ürkütülerek salıverilir. Sözüm ona kişi kırk satırla kırk parcaya bölünmekten kurtulmuş olur. Oysa ki kırk satırı seçmiş olsa idi, gövdesi en çok kırK satırla kırk parçaya ayrılacaktı. Bunuın adı özgür istençle yapılan seçim midir?

Olmaz olsun böyle bir seçim.

7 Haziran'da ülkemizde genel seçim var. Bu seçim salt oy kullanma erimini kazanan vatandaşlar için yapılacak bir seçim değil. Bu seçim ülkemizin geleceğini şekillendirecek olan bir seçim. Bu seçim beşikteki çocukların değil doğacak çocuklarımızın bile geleceğini şekillendirecek bir seçim.

Şimdi sizinle rakamsal bir örnekleme yapalım.

Yedi Haziranda yapılacak seçimde ülkemizin seçmen sayısını 1000 olarak düşünelim. Seçmenlerin oyları A partisine 429 , B partisi 230 , C partisi de 101 oyolarak dağılmış olsun. Geriye kalan 240 oyda geriye kalan partiler arasında dağılsın. Bu dağılım D partisine 99 , E partisine 98 olarak sıralanıp gitsin. Üçten fazla partı geri kalan 240 oyu bu sekilde paylaşılıp gittikce tümünün aldığı oy sayısı 100 ün altında olduğundan. Dolayısıyla ülkemizde ki %10 seçim barajının altında olduğundan bu 240 oyun hiç bir değeri yoktur.

Bu 240 oyun TBMM'sine gidecek vekil sayısı sıfırdır.

Parlementoya vekil gönderebilen seçmenler salt 429 oy alan birinci parti, 230 oy alan ikinci parti ve 101 oy alan üçüncü partidir.

Geriye kalan 240 seçmen bir yerde hiçtir. Bu seçmenlerin oy sayısı Ana Muhalefet görevi alan partinin aldığı 230 oydan 10 fazla olmasına karşın bunların TBMM sine yansıması sıfırdır.

Bu seçim sonucunun suçlusu %10 seçim barajı mıdır?

Yoksa bu işi en güzel ben yaparım diyerek seçmenin önüne tabela partileri ile çıkan partiler midir? Lütfen "Her partinin söylemleri farklıdır," önerisi getirmeyiniz.

Diğer bir yöntem de parlemento dışı kalan bu partilerin kendilerine en yakın söylemleri olan diğer bir partinin listesinden seçime katılmaktır. Bir dönem ülkemizde "Yetmez ana 'EVET' ciler," vardı. Bunların içinden bir bölümü bir süre sonra "Eyvah" dediler.İnanın sandığa gitmeden önce bir kez daha düşünmek sizleri "Yetmez ama 'EVET'ciler denli 'EYVAH;' dedirtmez.

Bilginiz olsun.Önümüzdeki seçimi "Kırk katır mı ,kırk satır mı," ikileminden kurtarmak senin elinde Hadibakalım...Kolaygelsin.

Sekiz Haziran özlem duyduğumuz günleri görmek dileğiyle ,

İyi seçimler . . .

Seçmesini bilene...